Ana içeriğe atla

Söyleşi Gizem Alıçlı Baştaş


ŞİFA HEPİMİZİN İÇİNDE  


Gizem Alıçlı Baştaş, sanayi sektöründe ki başarılı iş kadını unvanının yanına son yıllarda oldukça ilgi duyulan kozmik şifa eğitmenliğini de ekledi. Baştaş ” Kişisel Gelişim dünyasına girişim 2003 yılın da Reiki ile başladı. Kişinin kendini şifalandır- ma gücüne inanarak, bu yolda hem kendimi geliştirmek hem de başkalarının şifasına aracı olmak için kendimi geliştirmeye devam ettim. Bu süreçte fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal bedenlerimiz için olan alışmalarda yer almış, farklı modaliteler- in 60’ın üstünde eğitimlere katıldım.” diyor. Baştaş TETHEVA Kozmik Şifa ve önemini okuyucularımızla paylaştı.

Bu sürece giriş sebebiniz neydi, nasıl gelişti, anlatır mısınız?
Bu yoğun tempoyla nasıl başa çıkıyorsunuz? Tüm enerji çalışmaları aslında kişilerin kendi içindeki şifa yeteneklerini desteklemek içindir. Çocukluğumdan beri altıncı hislerim çok kuvvetliydi. Küçük yaşlarda bu yetimi tanıdıklara fal bakarak kullanıyordum. Daha sonraları aslında altıncı hissin daha ötesinde de kullanılabileceğini, geliştirilebileceğini 2003 yılında gördüm. İlk olarak Reiki ile başladım, ancak mühendis olmamım verdiği analitik düşünce eğilimimden dolayı, ilk başlarda somut sonuçlar görmeye ihtiyaç duydum ve hipnoz, eft gibi bilinçaltı çalışmalarına yöneldim. Hala bu yöntemleri aktif olarak bu yöntemleri kullansam da bilinçaltı çalışmalarında en hızlı cevap veren Duygu Şifresi yöntemi ile bütünsel şifa olarak fiziksel, zihinsel, duygusal ve ruhsal bedenlerde çalışan TETHEVA  Kozmik  Şifa  yöntemiyle  çalışmaya   başladım. Bu iki yöntem ile manyetik alanımızda bulunan blokajlar temizlenip, bu tıkanıklıkların fiziksel bedende etmesi ve hali hazırda tezahür etmiş durumların, bedenin başka bir tarafın   da gerçeklemesi engellenebilir. Bu muhteşem döngüyü fark edip, içselleştirdikten sonra, hayatından şikâyetçi olan kişi lerin bu oluşumları dönüştürmelerine destek olmayı seçtim. Çok zamanımı alsa  da  hem  sanayici  kimliğimle  üretim  yapan  firmamızda   çalışıyor  ,  hem  de   danışanlarıma   zaman   ayırıyorum.  İnsan  keyif  aldığı   işleri  yapınca  daha az yoruluyor ve kendimi daha enerjik hissediyorum.

Danışanlarınızın gelişlerinde ağırlıkla hangi konu yer alıyor?
Danışanlarım bolluk bereket, para akışı, ilişkiler, kendi ebeveynleri ve çocuklarıyla ilişkileri, mekân temizliği, ebeveyn çocuk ilişkileri, öğrenciler için sınav stresi, hiperaktivite, odaklanma, çözüm bulunamayan beden ağıları ve fiziksel durumlar   için   geliyorlar.    Hayatlarımızda     gerçekleşen tüm durumları aslında biz yaratıyoruz. Bu yarattıklarımızı istediğimizi şekilde dönüştürmek de bizim.

İlgi duyanların şifa bulmaları için neler yapıyorsunuz? Karşılaştığınız  zorluklar   var   mı,   varsa   nelerdir?
Şifa aslında hepimizin içinde. Bilinçli zihnimizle istediğimizi değil, bilinçaltında neye inanmışsak veya neden korkuyorsak onu çekiyoruz hayatımıza. Bu da demektir ki, hayatımızı bilinçli zihnimizden çok bilinçli zihnimizden çok yönlendiriyor. Bilinçaltı olayları bir fiilim gibi kaydetmiyor, sadece duyguları kaydediyor. Eğer hissettiği duygu kişiyi rahatsız ediyorsa ve bu duyguyu bırakamıyorsa, manyetik alanımızda ve bilinçaltımızda bu duygu sıkışır. Bu duyguyu bir şekilde serbest bırakmak gerekir.Bir durumu dönüştürebilmemiz için ilk önce bilinçaltı düzeyde fark edip, kabul etmemiz gerekmektedir. Bazen fark etmemiz kolay olmuyor. Bu durumda TETHEVA Kozmik Şifanın bütünsel çalışması muhteşem sonuçlar veriyor. Negatif duygular ve durumlar düşük enerjili oluşumlardır. TETHEVA Kozmik Şifa’nın yüksek frekansları sayesinde kişinin bu düşük enerjileri dengeleniyor  ve  olması  gereken  frekans  seviyesine geliyor.Danışanlarım kendi istekleri ile geldikleri sürece ciddi bir zorlukla karşılaşmıyorum. Ancak bazı insanlar acılardan, dramalardan beslenmeyi tercih ediyor. Dönüşüm en zor onlar için oluyor. Çünkü hayatlarında huzuru, mutluluğu tatmamış kişiler, hayatlarını ayakta tutan duygular yerine huzur ve hayattan keyif almayı tattıklarında ikilemde kalıyorlar ve adaptasyonları zor olabiliyor. Eğer gerçekten dönüşmek, değişmek istiyorlarsa bu süreçten faydalanıp istedikleri sonuçları elde edebiliyorlar.

Kozmik alanda çalışmanın geleceğini nasıl görüyorsunuz? Meslek olarak ilgi duyanlara tavsiye ediyor musunuz?
Dünyamızda enerjiler çok hızlandı. Bizlerin bu hızlanmış enerjilere adapte   olabilmemiz   için,   bedenlerimizdeki  düşük frekanslı enerjilerden arınıp, kendi frekanslarımızı yükseltebilmemiz lazım. Bu konuda benim tecrübelerime göre en etkili ve hızlı yöntem TETHEVA Kozmik Şifa frekanslarıdır. Örnek olarak sevgi frekansı 528Mhz’tir, öfke ise 150Mhz’dir. TETHEVA Kozmik Şifa ise 700Mhz bir şifa frekansıdır. Şu andaki hızlı enerjilere adapte olabilmemiz için kendi frekansımızı en azından 450-500Mhzlerde tutabilmeliyiz. Düşün frekanslı enerjilere sahip olan kişiler ne yazık ki bu hızlı enerjilerde, olumsuz duyguları çok hızlı, yoğun ve ağır şeklide hissediyorlar.
Kendine, çevresinde sevdiklerine şifa için aracı olmak isteyen kişiler TETHEVA Kozmik Şifa seansları ve/veya eğitimleri alıp kendi hayatlarını istedikleri yönde değiştirebilirler.  Hem sevdiklerinin, hem de çevrelerindeki insanların enerji frekanslarını yükseltebilir ve dönüşümlerine aracı olabilirler.

Şiddet ve kadına şiddet ile ilgili görüşlerinizi paylaşır mısınız?
Şiddet ve kadına şiddet ne yazık ki çocukluktaki kayıtlarımızdan Şiddet ve kadına şiddet ne yazık ki çocukluktaki kayıtlarımızdan geliyor. Çocuklar ailelerinin yaptığı her şeyi en doğru görürler. Çocuklukta görülen sözlü şiddet, sıkışmış duygular, ifade edilemeyen duygular, bastırılmış duygular, alanlara saygı duyulmaması ve ne yazık ki büyüyemeyen yetişkinlerde sözlü ve fiziksel şiddet olarak ortaya çıkıyor. Şiddet ne kadar öfke sonucu oluyormuş gibi gözükse de aslında kişinin ne kadar özgüvensiz ve savunmaya ihtiyaç duyduğunu gösterir. Her insanın bir alanı vardır. Kişiler bu alanlarında güvende hissetmedikleri zaman, korunmak için saldırganlaşırlar. Bu alanlar sadece fiziksel değildir; fiziksel, zihinsel, duygusal ve ruhsal bir alanları da kapsar. Şiddet gerçekleşmeden önce işaretleri vardır. Eğer bu işaretleri görmezden gelmez, önlemlerini alabilirsek, toplum olarak farkında olmayı seçersek, kendimizi sevmeyi öğrenebilirsek, şiddeti, kadına şiddeti azaltabilir hatta varlığını yok bile edebiliriz. Toplumumuzda bireylerin fiziksel sağlıkları kadar ruhsal sağlıkları da düzenli kontrolden geçirilse, daha sağlıklı, kendini seven, kendine saygı duyan, güçlü ayakları üzerinde durabilen bireylerimiz olabilir.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Söyleşi Buse Daştan

                   GENÇ OLMAM OLUMLU OLUYOR DİNAMİK BULUYORLAR Yüksek mimar olan Buse Daştan, çalışma hayatına İtalya’da üniversite üçüncü sınıfta okurken başlamış. İşine aşık olan Taştan, bu serüvene iki yılda İstanbul’un tanınmış mimari ofislerinde çalışarak devam etmiş. “Her mimarın kendine özgü çizgisi vardır bunu da projelerinize yansıtırsınız ve o sadece size ait olur. Bu duygu ile kendi işimin patronu olursam, kendi çizgimi en iyi şekilde projeler- ime aktarabileceğimi biliyordum. Hedeflerim doğrultusunda ilerlerken, sanayici ailenin kızı olmanın verdiği özgüven ve cesaretle 2015 yılının ilk çeyreğinde kendi adım ile İstanbul da Buse Dastan Architects‘i kurdum ve bu yolda yürümeye devam etmekteyim.” diyor. Taştan ile sektörü ve başarı hikayesini konuştuk. Genç girişimci olarak başarı grafiğiniz yüksek bu süreci anlatımısınız? Tabi ki hiç de kolay olmadı. Herkes gibi bende bu sureci merdiven basamaklarına benzetiyorum. ”Bir dil bir insan” söylemi vardır mesle

EMEL USLU ATİK BAŞARI ÖYKÜSÜ

    GİRİŞİMCİLİK                      DÖNEMİ Mezun olduktan sonra, Gaziantep’te başarılı işler yapan bir inşaat firmasında mimar olarak işe başlamış. Kısa bir süre içinde 53 kişilik bir ekibinin başına proje müdürü ve yarışma koordinatörü olmuş. Türkiye genelinde birçok alışveriş merkezi, iş merkezleri gibi büyük projeleri hayata geçirmiş. 2000 yılında, girişimci ruhu ve kişisel cesareti ile ‘’Az iş yaparım, öz iş yaparım ama kendi işimi yaparım.’’ diyerek mevcut işinden ayrılarak US Mimarlık İnşaat Taahhüt adı altında kendi iş yerini açmış.Atik,‘’benim çocuklarım’’ dediği birçok projeye imza atmış. Bütün bunlarbugünkü başarısının basamaklarını oluşturmuş. AŞİRET AİLEYE İLK  YABANCI GELİN 2002 yılında kendisi gibi mimar olan “hem iş, hem hayat arkadaşı, hem de yol arkadaşım” dediği Diyarbakırlı köklü bir ailenin   oğlu Ender Atik ile evlenmiş. Bu evlilik ile ailenin ilk radikal değişimini başlatmış. Ailenin ilk yabancı ve okumuş ge

Söyleşi Nazlı Yorulmaz

      MESLEĞİNİZ HER NE OLURSA OLSUN, EN İYİSİ OLMAK İÇİN ÇABALAYIN! Makine mühendisi olan Nazlı Yorulmaz, sanayici bir ailenin çocuğu olduğu için erken başlamış iş hayatına... Öyle ki mezun olur olmaz babası ve babasının bir arkadaşı ile birlikte dış cephe temizlik sistemleri, asma iskele üretimi yapan bir firma kuruyor ve bu firmanın bir çalışanı olarak iş hayatına atılıyor. Firmanın muhasebesinden başlayarak, satın alma departmanında, son olarak da proje departmanında görev alarak, iş hayatında deneyim kazanıyor Bugün başarıları ile adından sıkça söz ettiren Yorulmaz; “Çalışma prensiplerini, çalışan olmanın sorumluluklarını, iş takip prosedürlerini ve ast-üst ilişkisi ile ilgili tecrübelerini elde ettim. Mesleki anlamda ise çizdiğimiz projelerin nasıl üretileceğini, üretim aşamalarının nasıl gerçekleştiğini öğrendim.” diyor. Ambalaj sektöründe duayen anne ve babanın kızı olan ikinci kuşak Yorulmaz, genç iş veren olmanın zorluklarını, iş dünyasını, iş kadını